Ünlülerin boyunlarına dayadığı dev bıçaklar, soğuk et deposunda takım elbiselerle, ‘adale şov’ yapan transparan bluzlerle poz vermeler, çiğ etleri öpmeler, ’haberim yokmuş gibi çek pamba’ pozları ve daha neler neler… Üzgünüm ama sosyal medya Nusret Gökçe’nin hakkını vermiyor

Yazıyı okumadan önce not: Ben bu yazıyı taaaaaa 11 Aralık 2014’te Sözcü Gazetesi’ndeki köşem için yazmıştım… Nusret’in Instagram’daki performansını keşfedip de ilk yazan bendim. Nusret de hakkımı vermiş,  transparan tişörtlü bir fotoğrafıyla teşekkür mesajı yazmıştı. Bu arada Nusret kendini daha da geliştirdi, izleyici sayısı da ziyadesiyle arttı… Uzun zamandır standart bir performansta giderken, aşağıdaki videoyla yine çıkış yaptı!!! Et yiyen biri de olsam, Vedat Milör’ün müthiş tarifiyle “Kuzu ile göz göze gelince azla yiyemem”. Ürktüm! Hele o me’ler beni beter etti:(

Bu arada blog’culukda yeni olduğumdan daha galeri yapma işine geçemedim, ama en sevdiğim paylaşımlarından bir derleme yaptım. Buyrunuz… Aşağıya indikçe göreceksiniz. Kestaneciyle fotoğrafının altına yazdığı “‘Kestaneyi sen daha güzel çiziyorsun’ dedi”, favorim)

 

İsyan ediyorum! Türkiye’de ‘Nisp-et’, ‘Ziyaf-et’, ‘Meth-et’, ‘Keşf-et’, ‘Serv-et’, ‘Serm-et’ gibi ‘yaratıcı’ isimli onlarca etçi açılmasın müsebbibi Nusret Gökçe’nin Instagram’ı yeterince değerlendirilmiyor!
İlk Nusr-et Steakhouse’daki mini heykelinin (bir ‘bobble head’), Yalıkavak şubesinde dev -ve geceleri korkunç görünen- bir heykele dönüşmesinden anlamalıydık ki adam kendini pek seviyor; bu da Instagram portrelerine ayrı bir tat katıyor.

ARZULAR ŞELALE

Vücut çalışma fotoğrafları, ‘ilginç kesimli’ mini şortlar ve dar transparan bluzlerle sergilenen ‘adaleler’, yüzün bir tarafına düşürülen saçlar, havalı güneş gözlükleri, rengarenk enteresan gömlekler, ’haberim yokmuş gibi çek pamba’ pozları, gölden çıkarken arkasında şelaleyle verdiği pozun altına “Arzular şelale” yazışı gibi ayrıntılar… Allahım! Hesap pek çok kişi için bir tür ‘Bugün ne giysem’ etkisinde; yani girdin mi çıkamadığın, niye izlediğini bilemeden kendini alamadığın, dedikodu ya da çekirdek misali bir ‘yasak zevk’.

BONFİLEDEN KALPLER:)

Hesabında boy gösteren siyasetçiler (bunun krizlere yol açtığı da oldu!), Türkiye’nin ekran yüzleri, ünlü sporcular, Bar Rafaeli’den Chris de Burgh’e pek çok yabancı şöhret ilgimizi kazanmaya yeterdi. Ama bu Nusret’e yetmedi! Bizler için bonfileden kalpler mi yapmadı, baba filminin afişine kendini mi oturtmadı… Ünlülerin boyunlarına dayadığı dev bıçaklar, soğuk et deposunda bir bacak önde poz verilen takım elbiseli haller, dev çiğ etleri öpmeler, onun imzası oldu.

KİM DEDİ? NE DEDİ?

Şimdilerde de bir “dedi” serisi başlattı. Bir şöhretle poz veriyor ve altına “‘Senin etinden daha güzeli yok’ dedi”, “‘Bir THY’yi, bir seni tanıyoruz’ dediler”, gibi yorumlar yazıyor. Üstelik müthiş anlayışlı… Bir uzun boylu, güzel hanımın beline sarılıp “‘Hava soğuk sarılayım mı?’ dedi” yorumuyla koyduğu fotoğrafın altına “Kaçak et mi kescen abi?” yazan da oluyor. Hiçbir absürt yorumu silmiyor, negatif tepki vermiyor. Benim canımı sıkan şu ki, Nusret de Nur Yerlitaş gibi bir maden ama farkına varılmıyor. Ne ‘caps’i var, ne üzerine yeterince espri; kimse kusura bakmasın ama bu sosyal medya Nusret’in hakkını vermiyor!