Otizmi, evlilik programlarında anlatmayı düşünmek

ALAN SEÇ OKU, Eğitim, Hayata Dair, İlginç bilgi, Portre, Sanat, SİNEMA / TV, Tasarım, Türkiye halleri


Sağır dilsiz bir arkadaşı olan Mert Fırat, ‘Başka Dilde Aşk’ı yaptı, fena mı oldu? Bence en güzel filmi. Otizmli birini konu alan Rain Man, 4’ü Oscar 22 ödül aldı. En popüler Türk dizisinin niye otizmli bir karakteri olmasın? Ama ilk hedef evlilik programı!

En zor yazdığım yazılar; çok önemli ve gerekli olduğunu düşündüğüm, çok da bilgi içeren ama az ilgi göreceğini ‘kafadan’ bildiklerim.
Bu köşe çok kıymetli; hele de şimdi. Bunlar son yazılar ve ben, bilinçli olarak hakkımı ‘otizmden’ yana kullanıyor, çağrımı yapıyorum: Bir popüler diziye otizmli karakter sokun ki, önemli bir konuyla ‘kamu spotu odunluğundan uzak’ tanışalım.
Şaşırtıcı ama gerçek. Türkiye’deki her 10 kişiden sadece 3’ü ‘otizmi’ duymuş; o 3 kişiden de yüzde 7’si ‘gerçekten ne olduğunu’ biliyor.
Kimi otizmin aşırı şişmanlık (obezite), kimi zihin geriliği, kimi down sendromu sanıyor. Üstelik eğitim durumu da fark etmiyor, üniversiteli olsa da bilmiyor!
Tohum Otizm Vakfı Genel Müdürü Betül Selcen Özer’e “Pekibir diziye dahil olmayı denediniz mi?” diyorum. “Dizi entegrasyonu için baya çalışıyoruz, evlilik programlarını da zorluyoruz” yanıtını veriyor.

poyrak-karayel-oyunculari
Poyraz Karayel oyuncularının söyledikleri bir şarkı bile çok şey değiştirmiş; bu yüzden dizilere gerçek bir karakterin entegre edilmesi önemli.

POYRAZ KARAYEL ETKİSİ

Özer ekliyor: “2 yıl önce Poyraz Karayel dizisinin oyuncuları bizim için ‘Ben büyüyünce ne olacağım?’ diye bir şarkı söyledi. Sesleri de ne güzelmiş… Biz böyle bir popülerlik görmedik. İnanılmaz paylaşıldı, izlendi, fark yarattı”
“Fi, Çi, Pi serisinde otizmli bir karakter vardı” diyorum, “Tabii, hatta yazarı Azra Kohen de okulumuza geldi” diyor Betül Hanım ve ekliyor: “İl il dolaşıp ailelere ücretsiz eğitim veriyoruz, gelmiyorlar. Birinde Beren Saat geldi, salondan taştı insanlar.”
Türkiye’de bir konuda bilinirliği hâlâ yüzde 79 televizyon sağlıyor, otizmli çocuğu olan bile Beren Saat’in nur yüzüne eğitime gidebiliyor!

Tohum Otizm Vakfı sınıflarından biri, çok güzellerdi, izin aldım ben çektim.
Tohum Otizm Vakfı sınıflarından biri, çok güzellerdi, izin aldım ben çektim.

GÖRÜNÜŞTE FARK YOK

Otizm, anne karnında tespit edilemiyor, doğuştan geliyor ve yaşamın ilk 3 yılında ortaya çıkıyor.
Otistiklerin dış görünümü diğer çocuklardan farksız!
Bu yüzden metrobüsten, -hatta geçen oldu- uçaktan indiriliyorlar; markette aileye “Ne kadar şımarık çocuk yetiştirmişsin” diyorlar; aileler izole oluyor, tatile bile gidemiyorlar. Ve otizmli çocuğu olan aileler yüzde 80 boşanıyor; genellikle anne tek başına mücadele ediyor.

Otizmli Remzi Yılmaz'ın yeteneği az kişide bulunan türden; çizimlerinin hayat verdiği tasarımlar herkesin ilgisini çekiyor.
Otizmli Remzi Yılmaz’ın yeteneği az kişide bulunan türden; çizimlerinin hayat verdiği tasarımlar herkesin ilgisini çekiyor.

111388538356dd47a7083f88-24442829

BU BELİRTİLERE DİKKAT

Hepiniz lütfen kendinizin, akraba ya da dostunuzun bebeğine, küçük çocuğuna dikkat edin. Göz kontağı kurmamak, ismine tepki vermemek, konuşma gecikmesi, anlamsız tekrarlamalar, dönen nesnelere büyük ilgi, akranlarla oynayamamak, rutinlere aşırı bağlılık, takıntılı davranışlar en belirgin belirtileri.

‘ERKEKTİR GEÇ KONUŞUR’ TEHLİKE

Mesela “Erkekler geç konuşur” deniyor. Oysa otizm, erkeklerde 4 kat fazla görülüyor ve geç konuşma en büyük belirtilerden biri.
Bu hastalığın teşhisini sadece Çocuk Ergen Psikiyatristleri koyabiliyor.
Ve eğer erken tanı yapılır, çocuk da 3-5 yaş arası yoğun, kesintisiz özel eğitim alırsa akranları gibi hayatın içine dahil olup bağımsız bir birey olma şansları artıyor.

Aylin Sezgin'in oğlu Cem ile 'yolculuğu' pek çok otizmli için de örnek.
Aylin Sezgin’in oğlu Cem ile ‘yolculuğu’ pek çok otizmli için de örnek.

ONLAR GİBİ OLUNABİLİR

Tasarımlarını çok beğenerek satın aldığım, Remzi Yılmaz o kadar yetenekli ki…
Mesela vakfın kurulmasına vesile olan Aylin Sezgin’in ikizlerinden Cem, şimdi 19 yaşında. Ödüllü milli yüzücü, Fedex’te çalışıyor, arkadaşıyla bir ortak ev tutmuş, piyano ve bateri çalıyor, haftada iki gün de Vakıfta yeni öğrencilere desteğe gidiyor.
Hastalığı 22 aylıkken tespit edilen Süleyman Öztürk (20), Aydın Üniversitesi Çizgi Film ve Animasyon bölümünde okuyor!
Bu önemli, çünkü bu çocukların ortalama yaşam süreleri bizler gibi. Aileler için “Benden sonra kim bakacak?” mevzuu sorun; bu yüzden de kendi başlarına birey olmaları çok önemseniyor.
Bir kuşak, hastalığı Rain Man (Yağmur Adam) filmiyle öğrendi ama otizmlilerin sadece yüzde 10’u filmdeki gibi, üstün belleği, inanılmaz resim ya da müzik yeteneği olar kişiler.

DURUM BU

Türkiye’de 0-18 yaş grubundaki 352 bin çocuk ve gençten sadece 29 bin 782’si eğitim alabiliyor.
Devletin verdiği ayda 12 saatlik destek, haftada en az 30 saat eğitim önerilirken yetmiyor!
Tohum Otizm Vakfı ise öğrencilerinin yarısını burslu okutan özel bir okul.
Ama daha önemlisi bir model; amaç, çocukların anayasal hakları olan kaynaştırma eğitimine hazır olması, büyüyünce tek başlarına birey olabilmeleri, model okulların yaygınlaşması ve ailelerin bu sisteme ulaşabilmesi.

SEN NE YAPABİLİRSİN?

Buradaki 140 öğrenciden 30’u tam zamanlı öğrenci ve herbirine 1.5 öğretmen düşüyor; bir de haftada 3-4 gün, okullarına ek, destek eğitimi alanlar var.
Her çocuğa kendi ihtiyaçlarına göre özel bir müfredat oluşturuluyor. Aileler de eğitimin içinde çünkü onlar da eğitiliyor!
Peki siz nasıl destek olabilirsiniz? En basitinden kısa sürede…
1- Hastalığı tanıyın ve sohbetlerle anlatın, sosyal medyada ‘sıkmadan’ paylaşın.

2- 29 Kasım’da Sait Halim Paşa Yalısı’nda kermesleri var, bir şeyler satın alabilirsiniz.

3- Bireysel olarak 5290’a mesaj göndererek 10 TL’lik bağış yapabilirsiniz.

 

  • Bu yazı 22 Kasım 2016 tarihinde Nilay Örnek’in Sözcü Şık ekindeki köşesinde yayımlanmıştır.