Kütüphanenden tanır mıyım seni?

Hayata Dair, Kitap, Türkiye halleri

İyi bir okurun seçkisi, altını çizdiği satırlar kitaplar önemlidir; çok şey söyler. Herkesin bir şeylerle varlığının altını çizmeye çalıştığı bu çağda, özenilmiş kütüphaneler de esaslı bir var olma ya da rengini belli etme yöntemi değil midir?

 

Kitap yazmamış, film çekmemiş, siyasete atılmamış, mucit olmamış, adını bir yere yazdırmamış, sosyal medyada izi bile olmayan ‘değerleri olan’, ‘değerli’ fakat bugün yaşamayan insanlar var…
Özellikle de genç yaşlarında akla hayale gelmeyen kazalarda ölenler, hedeflerine ulaşamadan gidenler, içine kapanıklar ya da çok neşeliler, çok sevilenler.
Kimini tanımak isterdi insan…
Deniz Erkilet Görsa, 2003 yılında 47 yaşındaydı.
Ankara’da, Çankaya Yeşilyurt Sokak’ta çalıştığı ofise bitişik binada, bitişik dairede depolanan ‘potasyum nitrat’ patladı.
Patlama bir tek kişinin, onun canını aldı. Sadece kamu davasının açılması bile 1 yılı buldu. Bir dairede niye potasyum nitrat biriktirilir bilmem ama dava 10 yıl sürdü.
Deniz, geride üniversiteyi yeni kazanmış bir erkek evlat, 15-20 gün sonra felç geçirecek bir eş ile dev bir kütüphane bıraktı.
Ankara Koleji’ni bitirmişti, Fransız Filolojisi okumuştu Deniz. Okumayı, okudukları hakkında yazmayı çok severdi, gezmeyi de öyle…

‘DENİZ SANKİ DAĞDAYMIŞ GİBİ’

Peki bugün niye mi Deniz’i anıyorum.
Bugün Golden Key Otel’deyim, Kartalkaya’da.
Yine o kütüphaneyi görünce bu hikayeyi hatırladım. 2 sene önceydi sanırım; otelin sahibesi Şebnem Uyar ile burada Şehirli Sofralar bölümü çekmiştik burada. Akşamında da eşi Sedat Bey ile muhabbet ediyorduk.
Çok okuyan biridir Sedat Bey, müziğe, özellikle klasik müziğe ilgili büyüktür. Kütüphanenin büyüklüğüne göre az kitap barındırdığını ve çok da yeni kitap olmadığını, nedenini sordum ona. Aslında “Burası birinin kitaplığı da ondan” dedi.
7 yıl depoda kalmış Deniz’in kitapları. Ve bir gün ablası Pınar Erzurumluoğlu, arkadaşı Sedat Bey’e otel kütüphanesi için kitapları vermeyi teklif etmiş, onlar da bu teklifi hoş bulup kitapları almışlar. Deniz Erkilet Görsa’nın bir yanı o kütüphanede hayat bulmuş.
Pınar Hanım ile konuşmuştum, 2 sene önce, “Deniz gezmeyi de çok severdi, şimdi Karkalkaya’da dağdaymış gibi geliyor, bu bile bana iyi geliyor” diyor.
Ben de iki tane Bütün İyiler Biraz Küskündür bıraktım kütüphaneye, biri Deniz’e, biri buranın misafirlerine…

* 10 OCAK 2018, Kartalkaya

* Ana görseldeki fotoğraf: SİNAN HAMAMSARILAR