Kötü adamlar da sevilir; maalesef bu böyledir!

Gazete yazıları, İlginç bilgi, Portre, Psikoloji, Sosyal psikoloji, Türkiye halleri

O da tarihi değiştiren pek çok adam gibi fakir ve çok çocuklu bir ailede doğdu.
Babası çiftçi, annesi ilkokul öğretmeniydi.
Üniversitede siyaset bilimleri üzerine eğitim gördü; ancak okulu bitiremedi.
Nasıl ki Hitler’in bir ressam olarak kabul edilmeyişi, ‘etkilerini’ gösterdiyse, onun da siyasete ilgisi, o okulu bitirememesi pek çok hamlesinde etkili oldu.
“Okuyamadım ama tüm insanlığı zehirleyecek güce sahibim” cümlesi efsaneviydi!
‘Kariyerine’ genç yaşında minik hırsızlıklarla başladı.
Antik mezar taşlarını çalıp turistlere satması ‘yaratıcı’ydı! Sonra ‘klasiğe’ yöneldi; otomobil çaldı, karaborsada kaçak mal ve sahte piyango bileti sattı, adam kaçırdı, şantaj yaptı.
1 Aralık 1949 doğumlu Pablo Emilio Escobar, zeki, acımasız, hırslı, egosu yüksek ve kötü bir adamdı.

LASTİK ÜCRETİ 250 BİR DOLAR
70’li yıllarda girdiği uyuşturucu satışı ve kaçakçılığı işi, bir ülkenin, hatta dünyanın dörtbir tarafındaki binlerce insanın kaderini değiştirdi.
22 yaşında 1 milyon dolarlık bir servetin sahibiydi.
80’lerin ortasında ayda 420 milyon dolar kazanıyordu! 1987’den 1993’e Forbes’un en zenginler listesindeydi; 1989 yılında ise aynı listede dünyanın en zengin 7. kişisiydi.
Sonraki yıllarda kardeşi ve muhasebecisi Roberto Escobar, ‘Muhasebecinin Hikâyesi’ adlı kitabında, sadece paralarını lastikleme ücretinin haftada 250 bin doları bulduğu, her yıl kazandığı paranın yüzde 10’unu nem ya da farelerin kemirmesine kaybettiği yazıyordu. Tabii sonra bunun için de taktikler geliştirdi.
Tıpkı kaçakçılıkta denizaltından, uçaklara onlarca ‘ilk yöntem’i geliştirmesi gibi.
Kolombiya’da kendine saray gibi bir cezaevi yaptırdı; içinde futbol sahasından bilardo masalarına her şey vardı; kadınlar eksik olmuyordu; ‘ekibiyle’ içinde ‘takıldı’. Futbol hastasıydı; bazı futbolcular da müridi gibi..
Pablo Escobar, kötü bir adamdı.

Kolombiya milli takımı Escobar’ı cezaevinde ziyaret ettiğinde, bunun duyulması olay olmuş, takımdan biri “Eğer Corleone sizi yemeğe davet ederse, gidersiniz” demişti.
Kolombiya milli takımı Escobar’ı cezaevinde ziyaret ettiğinde, bunun duyulması olay olmuş, takımdan biri “Eğer Corleone sizi yemeğe davet ederse, gidersiniz” demişti.

ÇILGINLAR GİBİ RÜŞVET
Çılgınlar gibi rüşvet dağıttı; rüşvetle yanına çekemediği dürüst ve iyi insanları, yargıç, siyasetçi ve polisleri, hatta ailelerini, herkes katilin o olduğunu bilirken öldürttü. ‘Ler’ ekini koyup geçiyorum ama 200’ün üzerinde yargıç, ‘binlerce’ polis. Uçak bile düşürttü.
Minicik çocuklar katil ya da kurban oldu.
Pablo Escobar çok kötü bir adamdı.

SÜPER BABA, TUTKULU AŞIK
Peki bu adam az mı sevildi. Hayır!
O kadar çok sevildi ki inanamazsınız! Lakabı ‘El Patron’du. Onun için ölen de vardı, öldüren de…
Bir dönem, Kolombiya’da politikaya atılmaya çalışmış; parlamentoya seçildiği takdirde ülkenin o dönem dış borcu olan on milyar doları, kişisel servetini kullanarak ödeyeceğinin garantisini vermişti.
Seçilmek için para ve yardım dağıttı. Medellin şehrindeki kiliseleri onarıyor, okul ve hastaneler, yoksullara evler ve futbol sahaları yaptırıyordu. Bir diğer lakabı da Robin Hood’du.
27 yaşındayken, 15 yaşındaki Maria Victoria ile evlendi. Çok kadınla oldu ama Maria tekti! Ölümüne aranır, yurtdışında ‘bir eli yağda bir eli bağda’ kaçak iken Maria “Ülkemize dönelim Pablo” dediği için gözünü kırpmadan döndü!

ATA KANAT TAKTIRMAK DA NE!
Annesi ve eşi bu kanlı ve paralı yolda en büyük, en şeytani destekçileriydi; tabii ki ‘ihya ettiği’ akrabaları da çetesinin birer üyesi.
Gözü dönmüş, bir (hatta birkaç) ülkeyi kana ve zehre bulayan bu adam görebileceğiniz çok iyi bir evlat, harika bir koca ve en, en, en iyi babalardan biriydi.
Juan Pablo ile Manuela Escobar adlı iki çocuğu vardı. (Babaları öldükten sonra isimlerini değiştirip başka ülkelerde yaşadılar.)
Kötü adamların çocuklarına bağlılıkları da ayrı bir konu değil mi?
Ailesiyle saklandığı bir dönemde hastayken üşüyen kızı için 2 milyon dolarlık banknotu ateşe verişi en çok bilinen öykülerdendir.
Ama sıkı durun! Çok sıkı durun. Evine yaptırdığı hayvanat bahçesinde kızı ‘Unicorn’ istiyor diye bir beyaz ata kanat ve boynuz taktırdı; at enfeksiyondan öldü! Ve oğluyla konuşurken, uydu ile izlendiğini bildiği halde telefon konuşmasını fazla tuttuğu için CIA ve Kolombiya güvenlik güçleri tarafından bulundu ve uzun bir çatışma sonrasında öldürüldü. Cenaze töreninde 25 bini aşkın ‘seveni’ vardı.

NARCOS’U İZLERKEN…
Netflix’in dizilerinden ‘Narcos’ta tüm bunlar ve çok daha fazlası var. (İlgili bir yazı için http://wp.me/p79ANb-zd )
İzlerken, film ve dizilerdeki ‘kötü adama sempati’ ya da ‘hayranlık’ mutlaka oluyordur.
Tıpkı bugün çok güçlü bir konumda olan, kozları elinde toplayan, nefret topladığı kadar da sevilen, rüşvet ya da tehditle yıldıran, korkulan, koltuğuna yapışan, düzenle dalga geçen, bir “Babacığım” sözüne dünyaları yıkan, paralar yakan, bir ülkelerin kaderini değiştiren bazıları gibi, Pablo Escobar, acımasız, hırslı, kötü bir adamdı.

  • Bu yazı Nilay Örnek’in Sözcü Gazetesi’ndeki köşesinde yayımlanmıştır; 10 mayıs 2016 tarihinde..
Netflix'in en sevilen dizilerinden biri Narcos'ta Pablo Escobar'ın hayatı ve Wagner Moura başrolde...
Netflix’in en sevilen dizilerinden biri Narcos’ta Pablo Escobar’ın hayatı ve
Wagner Moura başrolde…

 

Pablo Escobar, uğruna paraları yaktığı, ata kanat taktırdığı kızıyla.
Pablo Escobar, uğruna paraları yaktığı, ata kanat taktırdığı kızıyla.

 

Escobar’ın evindeki hayvanat bahçesinden…
Escobar’ın evindeki hayvanat bahçesinden…
Escobar, ilk uyuşturucu sevkiyatını gerçekleştirdiği uçağı evinin önüne bir hatıra olarak koymuştu!
Escobar, ilk uyuşturucu sevkiyatını gerçekleştirdiği uçağı evinin önüne bir hatıra olarak koymuştu!
Escobar ailesiyle…
Escobar ailesiyle…

 

Bazı ilginç fotoğraflar için http://jamesmollison.com/books/the-memory-of-pablo-escobar-work-test-1/