Binlerce kişi… Aralarında Oxford mezunu bile var; okumuş, iş, güç sahibi adamlar ‘yavru köpek’ kostümleri giyip bir kaptan yemek yiyor, tenis topu peşinde koşuyorlar. “Neden?” sorusuna “Gerçek hayattan kaçmak” yanıtını veriyorlar. Peki bu kaçış bize uyar mı?

Ülkenin, dünyanın durumu belli herkes ‘kaçış’ yolu arıyor.
Kimi giderek, kimi izleyerek, kimi yardım ederek, kimi mutlu haberleri ayıklayarak, kimi başını kuma gömerek, kimi de günlük çareler bularak…
Bana göre zaten bilinçli ya da bilinçsiz hayatımız ölümden kaçarak geçiyor; bir de hayatın kendisi ölümle yarışınca… Kaçış gerekiyor.
Zaten onlar da kaçtıklarını söylüyorlar. Garip ama izlenesi.

BOŞ KONUŞACAĞINA HAVLA!

Geçtiğimiz çarşamba günü Channel 4 adlı İngiliz televizyon kanalında son dönemin en çok konuşulan belgeseli yayınlandı.
‘Secret Life of the Human Pups’ (İnsan Köpek Yavrularının Gizli Hayatı) adlı belgesel, özellikle köpek, kimi zaman da kedi kostümü giyerek hayatlarını kedi ya da köpek gibi sürdürmeye karar veren insanların hayatlarına konuk oluyor.
Bir insan niye köpek kostümü giyer; boynunda tasmayla, dizlerinin üzerinde gezer, yemeğini bir kaptan yer?
Bunun yanıtı hemen hemen hepsinde aynı: “Gerçeklerden kaçmak için.”
“Havadan sudan konuşmalar yapmaktansa havlamak, hırlamak, kimi zaman dişinle birinin paçasından çekiştirmek daha eğlenceli değil mi?” diyor biri…
Bilmem! Öyle mi?

BANA ‘YAVRU’ DE

Ben ‘kedi-köpek’ diyorum ama onların kendilerini ‘yavru’ diye tanımlamaları önemli.
Çünkü onlar ‘yetişkin’ sorumluluklarından da kaçıyorlar.
Çünkü onlar kimi zaman köpek rolünü siyah deri kıyafetler ve maskelerle yapsalar, sokakta onlara dik dik bakan birini gıcık etmek için şiddetle havlasalar ya da elektrik direğine işeyerek yerlerini belli etseler de ‘sevimli’ ve ‘oyuncu’ olmayı tercih ediyorlar.
Zorunluluklardan, faturalardan, saçma gerekliliklerden sıkıldıklarını söylüyorlar.

HEPSİ OKUMUŞ ÇOCUKLAR

İnternet! Kendine benzeyeni bulmanın bir yolu malum. ‘Köpek yavruları’ yıllardır birbirlerini ve hatta ‘sahiplerini’ (e bir de gerçek kedi ya da köpek yavrusu almak yerine onlarla yaşamayı tercih edenler var) böyle buluyorlar. Buluyor ve oynuyorlar. Kimi zaman dev partiler yapıyorlar.
Ve yine ilginç; sayıları 10 bini aşıyor.
Yetmiyor ilginçlik; çoğu da üniversite mezunu, iyi işlerde çalışan insanlar. Köpek yavrusu olarak takma isimleri var.
Oxford Üniversitesi mezunu 28 yaşındaki ‘husky’ Kye, “Çoğunlukla bunun pek çok ‘rol oyunu’ gibi seksle ilgili olduğunu düşünülüyor ama değil” diyor.
Bir diğer köpek yavrusu ‘Kaz’ ise üzerinde adının yazılı olduğu bir kaptan yemek yemenin, ayak ve elleri havada sırt üstü yatmanın, karnının hoşlanmasının büyük rahatlık verdiğini söylüyor. “Masada oturduğum anda ise çatal bıçakla yemek yerim” diyor. İşyerindeki arkadaşları ara sıra ulumasını normal karşılıyor.

‘KEŞKE BALIK TUTSAYDI’

Tabii bir de aileler, eşler, eski sevgililer var! Belgeselde özellikle üzerine ışık tutulan ‘yavru’, tiyatro teknisyeni, Mr. Puppy’nin Britanya’daki birincisi Tom Peters (32). (Evet! Bunun bir de yarışması yapılıyor, her yıl Avrupa’nın en iyi insan yavru köpeği seçiliyor!). Tom, yani ‘Spot’ adında bir dalmaçyalı. Son 10 yılda mükemmel kostüm için 16 bin TL’nin üzerinde para harcamış. Şimdi artık arkadaş olduğu, ara sıra onu dolaştıran Rachel ise “Keşke başka bir hobisi olsaydı; balık tutsaydı mesela… Artık olan oldu, onu böyle kabul ettim” diyor.
Tom ise üstüne basa basa saklanmanın, oyuncak kemik kemirmenin ya da bir tenis topunun peşinden gitmenin büyük rahatlama yaşattığını, insanın zihninin en derinine inebildiğini söylüyor.
Belgesel, erkeklerin niye özellikle köpek, kadınlarınsa kedi yavrusu olmayı seçtiği ya da gerçek kedi köpek yavrularının bu oyuncu insanları gördüklerinde ne hissettikleri sorularına yanıt veremiyor.
Ama zaten her şey koca bir soru işareti değil mi?
Ha tabii, baştaki kaçmak mevzuuna gelince; Türkiye’de insanların, gerçek kedi ve köpek yavrularının hali de belli… Bize bu kaçış da uymadı!

 

• Bu yazı Nilay Örnek’in Sözcü gazetesindenki köşesinde 28 mayıs 2016 tarihinde yayınlanmıştır.