Cihangir’in iki komşu apartmanı Lena ve Gülen…
Çok mutluyum ki, Instagram’da ‘Her Umut Ortak Arar’ adlı hesabımı merkez alarak paylaştığım ‘eski yapılar, apartman ve binalar’ heyecanıma başkaları da ortak oluyor. Bir konuk yazarım var. Hem de ne yazar! Kitaplarını çok sevdiğim Şebnem İşigüzel. Cihangir’den, Cihangir Parkı’nın çevresinden, dört apartman anlattı Şebnem, ben de fotoğrafladım, peyderpey paylaşacağım.
İlk, Gülen ve Lena Apartmanları…
Cihangir Parkı ile ilgili bir bilgi ararken Twitter’daki Hayalname hesabında bu fotoğrafı gördüm.
Altına tanıdığım bir yazar, Şebnem İşigüzel, “Arkadaki Gülen Apartmanı’nın en üst katında hayatım geçti” yazmış, sağdaki apartmanın yıkıldığını yerine şimdi Kaktüs’tün olduğu apartmanın yapıldığını yazmıştı. Soldaki Lena Apartmanı’nın üzerine de iki kat eklenmiş, göreceksiniz zaten.
Oturduğu kıymetli binaların değerini bilenlerin kokusunu alıyorum ben ya da kendime pay biçmeyeyim, onlar kendilerini belli ediyor. Hemen Şebnem’e yazdım; “Hadi bana anlat” diye… O daha da güzelini yaptı, bana birkaç apartman anlattı ve “Ben sana bunları yazayım” dedi. “İkişer paragraf yaz ne olur” dedim.
Cihangir’den, Cihangir Parkı’nın çevresinden, dört apartman anlattı Şebnem, peyderpey paylaşacağım. Ben de gittim fotoğrafladım.
İlk önce Gülen ve Lena Apartmanları…
Şebnem İşigüzel anlatıyor:
Cihangir Caddesi, Kaktüs’ün hemen yanı ve onun yanı. Önce Lena Apartmanı yapılmış. Sahibi Baylan Pastahanesi’nin sahibi. Ardından hemen yanına Gülen Apartmanı’nı yapmışlar. Üç oğlu varmış. Oğlanlardan ikisi pastacı olmuş, Harry Lenas daha dirayetli çıkmış ve işi sürdürmüş. Viyana’da pasta eğitimi alıp babasının işinin başına geçmiş. Bir kardeş Amerika’ya gitmiş. Diğer kardeş doksanlı yılların sonunda öldü. Baylan Pastanesi’nin üç dükkanı vardı. Bu sayı zamanla bire indi. Kadıköy’deki kaldı. En son Harry Bey vefat etti sanırım beş yıl önce.
Biz Gülen Apartmanı’nın en üst katında oturduk. 1994’ten 2002’ye kadar. İlginç olan üst iki daire Lena Apartman ile üstten birleştirilmişti. (Araya giriyorum; Şahane ayrıntı değil mi?)
Ev sahibi bizim alt katımızda oturuyordu. Dadısı Madam Marika hayattaydı ve o da ikinci kattaydı. Ayrıca onun Lena Apartman’da da yine ikinci katta bir dairesi vardı. Madam Marika yaşlı bir kadındı ama uzun yıllar Harry Bey’e baktı. Bir nevi kahya kadına dönüşmüştü.
Kızım Tamar 1998’de burada doğdu. Madam Marika ona bebek önlükleri dikmiş önünü Fransızca yazılarla işlemişti.
Fransızca, “Ye Bebek, Afiyet Olsun Bebek,” yazıyordu.
Evin banyosu dahil her yeri manzaralıydı. Mimari hatadan çok inatlaşma yüzünden böyle olmuş. Aile Rum’du ancak benim gibi Arnavut kökenlilerdi. Mutfak, manzaralı taraftaydı ancak penceresinden eğilerek manzarayı görürdünüz. Çünkü anneleri mutfağı buraya istemiş, baba istememiş, mutfak burada olmuş ama pencere alçağa yapılmış. Gemi mutfağı gibiydi. Salon, caddeye bakardı. Çünkü deniz tarafından rüzgar soğuk gelir diye hep böyle düşünülmüş. Çok geniş ve yine manzaralı bir merdiven boşluğu vardı. Çılgın bir maviye boyalıydı. Merdivenden çıkarken manzara görürsünüz.
Ben burada Eski Dostum Kertenkele romanımı yazdım.
Radikal İki’deki yazılarımı burada yazdım.
Evin önünde bir tek bizim arabamız dururdu cadde bomboştu. Harry Bey çok gürültücü ve coşkulu bir insandı. Hayat doluydu. Apartmana çok bağlıydı. Çocukluğu gençliği burada geçmişti. Eşinden ayrılmıştı. Yalnız oturuyordu. Çok seyahat ediyordu. Her sabah taksiyle Kadıköy Baylan’a giderdi. Apartmanın arkasında derin bir boşluk vardı sonradan Ağaçtaki Kız’a ilham verdi. Borularda dolaşan ve üç numaranın banyosundan çıkıp halısının yarısını o tatildeyken afiyetle yiyen bir lağım faresi vardı. Hatta ona isim bile takılmıştı. Banyo giderleri bu yüzden kapatıldı. Bodrum kattaki Fransız, lağım faresinin eski kocası gibi öksürdüğünü söylerdi. Apartman sabahtan akşama kadar güneş alırdı. Üzerinde güneş batmayan apartman…”
İşte budur; şahane değil mi?
One thought on “Cihangir’in iki komşu apartmanı Lena ve Gülen…”