‘Cehalet en büyük düşmanımız, etrafımız sarılı’

ALAN SEÇ OKU, Eğitim, Gazete yazıları, Kitap, Türkiye halleri

Canlı yayını izlemeyenler de, sosyal medyada hızla yayılan video sayesinde öğrendi ‘Kürk Mantolu Madonna’ skandalını!
Çok uzun yıllardır gazetede çalışan, televizyon işi de yapmış biri olarak ‘hata’ eleştirmekten imtina ederim; çünkü neler neler olur, hangi dev kazalardan, gaflardan dönülür, bilirim.
Ama dün TV8’de nam-ı diğer Bonbon Funda, Funda Özkalyoncu’nun yaptığı, kitabı bilmemek, yazarını okumamaktan öte, “Okudum” diyerek yalan söylemektir ki asıl rezalet budur!
Sosyal medyada “Piç’i okudum, babası yok”, “Ağır Roman’ı yerinden kaldıramadım”, “Kavgam’da dövüşüyorlar” esprileri yapanlar haksız mı? (İlgili bir yazı için http://wp.me/p79ANb-1P )

Funda Özkalyoncu
Funda Özkalyoncu

NASIL BİR ÖZGÜVEN?

Kitabın adındaki Madonna’yı şarkıcı Madonna sanıyor; geçtik, kitabın 1943’te yazıldığını öğrenince “1943 yılında mı yazılmış? Aaa o zaman Madonna mı vardı?” diyor. Hani imkanı olsa, “Aaa Madonna doğmamışken yazılmış, skandal” falan diyecek.
“Madonna’nın aşkları ilişkileri filan ilginç olabilir…” diye geçiştirirken “Kitabı okudum” yalanının üzerine bir de “Altını çizecek bir şey bulamadım” demesi izleyenlere, o kitabı okuyanlara saygısızlığın ta kendisi.
Çok enteresan, çok anlamsız bir özgüven.

kurk-mantolu-madonna

FİLME UYARLANAN KİTAP SEVMEZMİŞ!

Bir de “Kitaplar filme uyarlanınca sevmiyorum” falan diyor ya!
Ama “Hanımefendi kitabı da okumuyorsun, okudum diyorsun” diyemiyoruz.
Daha önce de birkaç izledim Funda Hanım’ı; bilmem kaç yıl evli kalmış bir çiftin boşanma haberi konuşuluyor, “Ben zaten onlar ilk evlenirken bunlar uymaz” demiştim diyor, kadınlardan erkeklerden, ilişkilerden bahsederken sürekli bir üst perde, uzaktan izlediği insanların hayatları hakkında yorumlar yapıyor.

Hatta ve oysa, başlıktaki cehaletle ilgili cümle de kendi twitter hesabından…
Türk televizyonculuğunun bir çıt olsun seviye atlaması gerekiyor. Sabahattin Ali’yi bu topluma bu kadar unutturan her şey içimi küstürüyor.

  • Bu yazı Nilay Örnek’in Sözcü Şık ekindeki köşesinde18 Ekim 2016 Salı günü yayımlanmıştır.

maxresdefault